Skip to content Skip to left sidebar Skip to right sidebar Skip to footer

Siyaset

Burcu Köksal’dan Parti İhaneti İddialarına Yanıt

Afyonkarahisar – 17 Ekim 2025 – Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, partiden ayrılarak Adalet ve Kalkınma Partisi’ne (AK Parti) geçeceği yönündeki kulis iddialarını net bir dille yalanladı.

Köksal, sosyal medya hesabından yaptığı uzun paylaşımda, parti içindeki iç çekişmelere ve kendisine yönelik iftiralara isyan ederek, “Bulunduğum yerdeyim. Parti içinde beni istemeyenlere inat hiçbir yere gitmiyorum” dedi.İddialar, son günlerde Ankara kulislerini hareketlendirmişti. Bazı medya organlarında, Köksal’ın yanı sıra Dinar ve Evciler ilçe belediye başkanlarının da CHP’den istifa ederek AK Parti’ye katılacağı öne sürülmüştü. Kulislerde, Köksal’ın Ankara’da temaslarda bulunduğu ve katılım beyanının aracılarla iletildiği konuşuluyordu. Bu söylentiler, bir telefon görüşmesi detayıyla daha da alevlenmişti; görüşmede Köksal’ın AK Parti’ye sıcak baktığı iddia edilmişti.

Ancak Köksal, bu iddialara X (eski adıyla Twitter) hesabından yayınladığı duygusal ve detaylı bir mesajla yanıt verdi. Mesajında, 37. Kurultay’dan beri partide huzur bulamadığını belirten Köksal, adaylık sürecinde linç edildiğini, rüşvet iftiralarına maruz kaldığını ve parti yönetiminin kendisine sahip çıkmadığını anlattı. “Yıllardır iftiraları çürüte çürüte yalanları yıka yıka mücadeleme devam ediyorum” diyen Köksal, şöyle devam etti:”Ömrümü verdiğim partimden gelenlere ne diyeceğim? Memleketime belediye başkan adayı oldum. Hizmeti buradan sürdüreyim diye. Adaylığım sürecinde partimden kovuldum linç edildim… Rekor oyla seçildim bu sefer iftiralarla gelmeye başladılar… Benim suçum gecemi gündüzüme katarak çalışmak 74 yıl sonra belediyeyi kazanmak mıydı?”


Köksal, paylaşımında parti içindeki belirli isimlere de göndermede bulundu. Parti Meclisi üyesi Y.G. ve il başkan adaylarını eleştirerek, “Hakkımı savunanlar kim? Siyasette rakibiniz saldırır anlarım da kendi içinizden gelen saldırılar ne olacak?” diye sordu. Mesajını, “Pazar günü il kongresinde olacağım, benim kuyumu kazanlarla hesaplaşacağım” sözleriyle bitirdi.Bu açıklama, CHP içindeki son geçiş dalgasını da gölgede bıraktı. Son dönemde Özlem Çerçioğlu gibi isimlerin AK Parti’ye geçtiği iddiaları tartışılırken, Köksal’ın çıkışı soru işaretlerini artırdı. Bazı yorumcular, paylaşımın parti yönetimine bir uyarı niteliği taşıdığını belirtirken, diğerleri Köksal’ın CHP’de kalmakla birlikte iç muhalefetini sertleştireceğini öngörüyor.Afyonkarahisar’da 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin 74 yıl aradan sonra belediyeyi kazanmasında büyük rol oynayan Köksal, milletvekilliği dönemlerinde de aktif bir isim olarak tanınıyordu. İddiaların gölgesinde, Köksal’ın Pazar günkü il kongresindeki tutumu merakla bekleniyor.

KKTC Seçimi 2025: Adanın Geleceğini Kim Şekillendirecek?

Lefkoşa, 17 Ekim 2025 – Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) iki gün sonra, 19 Ekim Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi, adanın jeopolitik kaderini şekillendirecek kritik bir dönüm noktası olarak öne çıkıyor. Mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile ana muhalefet adayı Tufan Erhürman arasındaki çekişme, Kıbrıs sorununun geleceğinden Türkiye ilişkilerine, uluslararası izolasyondan ekonomik politikalara kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Seçimin sonuçları, sadece Lefkoşa’yı değil, Ankara’yı da doğrudan etkileyecek nitelikte.Seçimde toplam 8 aday yarışırken, ilk turda hiçbir adayın yüzde 50’yi aşamaması halinde 26 Ekim’de ikinci tur yapılacak. Bağımsız aday olarak yarışan ancak Ulusal Birlik Partisi (UBP) desteğini arkasına alan mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, iki devletli çözüm modelini savunarak milliyetçi ve Türkiye yanlısı çizgisini koruyor. Tatar, son açıklamalarında Tel Aviv ve Atina’nın kendisini “ülkenin başında görmek istemediğini” belirterek, Kıbrıs’ta “egemen eşit ve uluslararası statüsü teyit edilmiş iki devlet” formülünü tekrarladı.

Tatar’ın kampanyası, Türkiye’den gelen siyasi heyetlerin desteğiyle güçlendirildi; son günlerde adaya gelen Türk siyasetçiler, Tatar’ı destekleyen mitinglere katıldı.

Öte yandan, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, federasyon temelli müzakereleri ve Kıbrıs sorununun BM parametreleri çerçevesinde çözümünü ön plana çıkarıyor. Son anketlerde Erhürman’ın Tatar’a karşı önde gittiği belirtilirken, CTP’nin kampanyası genç seçmenler ve muhalif kesimler arasında yankı buluyor.

Erhürman, “Kıbrıslı Türklerin iradesini yansıtan bir çözüm için çalışacağız” diyerek, izolasyon politikalarına karşı Avrupa Birliği ve uluslararası toplumla diyalog vurgusu yaptı.

Seçimin arka planında, Kıbrıs sorununun 50 yılı aşkın süredir devam eden çıkmazı yatıyor. Tatar’ın iki devletli model savunusu, Ankara’nın resmi tezine paralelken, Erhürman’ın federasyon önerisi Rum tarafı ve AB ile müzakere kapılarını aralayabilir. Uzmanlar, seçimin sonuçlarının Türkiye-KKTC ilişkilerini pekiştireceğini veya gerilim yaratabileceğini belirtiyor. Özellikle ekonomik bağımlılık ve doğal gaz anlaşmazlıkları, adayların programlarında belirleyici rol oynuyor.CNN Türk’te yayınlanan son röportajında Tatar, “Seçimlere üç gün kaldı, Kıbrıslı kardeşlerimizin desteğiyle bu yolu devam ettireceğiz” derken, Erhürman ise sosyal medyada “Değişim zamanı” mesajıyla seçmenleri sandığa çağırdı.

KKTC Yüksek Seçim Kurulu’na göre, yurt dışı ve gümrükten 50 binden fazla oy kullanılmış durumda; katılım oranı yüksek bekleniyor.

Ankara’da ise gözler Lefkoşa’ya çevrilmiş durumda. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakın çevresinden sızan bilgilere göre, seçim sonuçları Türkiye’nin Doğu Akdeniz politikalarını doğrudan etkileyecek. Muhalefet cephesi ise “Kıbrıs’ta irade yansımalı” diyerek, sürecin şeffaflığını vurguluyor.

Fidan ve Rubio’dan Ortak Değerlendirme: İşbirliği Şart

Fidan ve Rubio’dan Suriye, İran ve Rusya-Ukrayna Konularında Ortak Değerlendirme: “Barış ve İstikrar İçin İşbirliği Şart”Ankara, 16 Ekim 2025 (AA) – Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, Suriye’deki gelişmeler, İran’ın nükleer programı ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi kritik bölgesel meseleleri ele aldı. Görüşmede, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın güçlendirilmesi ve küresel istikrar için atılacak adımlar masaya yatırıldı.Görüşme, Gazze’deki ateşkesin devamı ve insani yardımların kesintisiz ulaştırılmasına odaklanırken, Suriye, İran ve Doğu Avrupa’daki gerilimler de gündemin önemli maddeleri arasında yer aldı. Bakan Fidan, Suriye’deki son gelişmelerin bölge istikrarı üzerindeki etkilerini vurgulayarak, “Suriye’de kalıcı barış için tüm tarafların sorumlu davranması gerekiyor. Türkiye, bu süreçte yapıcı rol oynamaya devam edecek” dedi. Rubio ise, ABD’nin Suriye’deki müttefikleriyle koordineli hareket edeceğini belirterek, “Ortak hedeflerimiz doğrultusunda Türkiye ile yakın çalışacağız” şeklinde konuştu.İran’ın nükleer programına dair müzakereler de görüşmenin ana unsurlarından biriydi. Kaynaklar, iki bakanın, Tahran’ın nükleer faaliyetlerine ilişkin uluslararası müzakerelerin hızlandırılması konusunda fikir birliğine vardığını belirtiyor. Fidan, “İran’la diyalog kanallarının açık tutulması, bölgedeki gerilimi azaltmanın anahtarı” ifadesini kullandı. Rubio da, ABD’nin nükleer anlaşma sürecini yeniden canlandırma çabalarını desteklediğini dile getirdi.Rusya-Ukrayna savaşı bağlamında ise, barış görüşmelerinin seyri ve insani maliyetler ön plandaydı. Bakanlar, çatışmanın sona erdirilmesi için diplomatik girişimlerin artırılması gerektiğini vurguladı. Önceki görüşmelerde de bu konuyu ele alan Rubio ve Fidan, NATO müttefikliği çerçevesinde Türkiye-ABD işbirliğinin önemine dikkat çekti. Görüşme, iki ülkenin ikili ilişkilerini güçlendirme taahhüdüyle sona erdi.Dışişleri Bakanlığı kaynakları, bu telefon görüşmesinin, son dönemde artan bölgesel gerilimler karşısında iki ülke arasındaki iletişimi pekiştirdiğini ifade etti. Uzmanlar, Fidan-Rubio diyaloğunun, Orta Doğu ve Avrupa’daki krizlere yönelik ortak bir stratejiye işaret ettiğini değerlendiriyor.Görüşme, ABD Dışişleri Bakanlığı ve Türk Dışişleri Bakanlığı tarafından resmi açıklamalarla duyuruldu. İki bakanın önümüzdeki dönemde yüz yüze bir araya gelme ihtimali de gündemde.

2026 Bütçesi ve Türkiye-Afrika Forumu Gelişmeleri

Bugün Türkiye’nin siyaset ve ekonomi gündemi, başta 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin TBMM’ye sunulması olmak üzere yoğun bir programla şekilleniyor. İşte öne çıkan başlıklar:

  • 2026 Bütçe Sunumu ve Töreni: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulacak. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Bağlama Töreni’ne katılarak konuşma yapacak. Bütçe, ekonomi politikalarının ana çerçevesini oluşturacak.
  • 5. Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumu: İstanbul Kongre Merkezi’nde devam eden forumda bakanlar çeşitli panellere katılıyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Gıda Güvencesi ve Sürdürülebilir Gıda Üretimi” panelinde yer alacak. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Kadın Liderliği ve Girişimcilik Diyaloğu” oturumuna iştirak edecek. Ticaret Bakanı Ömer Bolat ise forum kapsamında basın toplantısı düzenleyip ortak deklarasyonu duyuracak. Forum, Türkiye-Afrika ekonomik ilişkilerini güçlendirmeyi hedefliyor.
  • Resmi Gazete Kararları: 16 Ekim tarihli Resmi Gazete’de (Sayı: 33049) önemli düzenlemeler yayımlandı. Bunlar arasında Türkiye-Romanya Projeler Finansmanı Anlaşması’nın Onaylanması (Kanun No: 7560) ve Türkiye-Malezya Serbest Ticaret Anlaşması Ortak Komitesi Kararı’nın Onaylanması (Kanun No: 7562) öne çıkıyor. Ayrıca tütün bağımlılığı tedavi yönetmeliğinde değişiklikler ve çeşitli atamalar yer alıyor.
  • Uluslararası Gelişmeler: Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Romanya Adalet Bakanı Radu Marinescu ile ikili görüşme yapacak ve Türk Şehitliği’ni ziyaret edecek. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), HDP eski Eş Genel Başkanı Aysel Tuğluk’un siyasi nedenlerle tutuklandığına dair ihlal kararı verdi.
  • Diğer Önemli Konular: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), eylül ayına ilişkin konut fiyat endeksi, uluslararası rezervler ve döviz likiditesini açıklayacak. Ayrıca 5G mobil elektronik haberleşme altyapısı ihalesi gerçekleştirilecek. OECD verilerine göre Türkiye’de 6,5 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığına dair rapor da gündemde.