Gündem

İstanbul’un önemli ulaşım merkezlerinden biri olan Kabataş Martı Transfer Merkezi’nin “Beton Martı” olarak da anılan devasa meydanına konuşlandırılan İBB’ye ait mobil hizmet kamyonu, estetik açıdan eleştirilerin odağı oldu.

Kabataş’ın “Beton Martı” Meydanındaki İBB Kamyonu Estetik Tartışması Başlattı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “ALO 153” Çözüm Merkezi hizmetlerini sunmak amacıyla kullandığı mobil araçlarından birini, modern mimarisiyle dikkat çeken Kabataş Martı Projesi’nin ana meydanına yerleştirdi.

Ancak, projenin “heyula” olarak nitelendirilen ve geniş boş alanlarıyla bilinen meydanına park edilen bu kamyon, bazı vatandaşların tepkisini çekti. Eleştiriler, özellikle projenin mimari bütünlüğü ve meydan estetiği üzerinde yoğunlaştı.

Sosyal medyada ve çevredeki vatandaşlar tarafından dile getirilen görüşlerde, “Bu kadar büyük ve boş bir alanda, mimariyle tamamen uyumsuz olan bu kamyon için daha geri planda veya estetiği bozmayacak başka bir nokta bulunamadı mı?” soruları öne çıktı. Kamyonun varlığı, meydanın “estetik yoksunu” olarak eleştirilen genel tasarımına eklenen bir başka olumsuz unsur olarak yorumlandı.

İBB’nin mobil hizmet aracının hangi amaçla ve ne kadar süreyle Kabataş Meydanı’nda kalacağına dair henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Ankara, 11 Kasım 2025 – Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Azerbaycan’dan Türkiye’ye doğru uçuş sırasında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait bir C-130 tipi kargo uçağının Gürcistan’da düştüğünü duyurdu.

Olay, bölgede büyük endişe yaratırken, Gürcistan makamlarıyla koordineli arama-kurtarma çalışmaları derhal başlatıldı.MSB’nin resmi açıklamasına göre, uçak Azerbaycan’dan kalkış yaptıktan sonra Gürcistan hava sahasında kaza kırımdan geçti. Bakanlık, “Azerbaycan’dan ülkemize gelmek üzere havalanan bir C-130 kargo uçağımız Gürcistan’da düşmüştür. Arama kurtarma çalışmalarına Gürcistan makamları ile koordineli olarak başlanmıştır” şeklinde kısa bir bilgilendirme paylaştı. Kazanın tam yeri ve saati henüz resmi olarak açıklanmadı, ancak ilk raporlara göre olay Gürcistan-Azerbaycan sınırına yakın bir bölgede meydana geldi.

Kazanın nedeni hakkında henüz herhangi bir detay paylaşılmadı. Uçağın teknik arıza, hava koşulları veya başka bir faktörden mi etkilendiği belirsizliğini koruyor. Olası can kayıpları konusunda da MSB’den bilgi gelmedi; ancak uçağın kargo taşıdığı ve personel sayısı hakkında resmi bir açıklama yapılmadı. TSK envanterinde 20 adet C-130 tipi ABD yapımı nakliye uçağı bulunduğu biliniyor ve bu uçaklar genellikle lojistik görevlerde kullanılıyor.

Gürcistan Acil Durumlar Yönetimi Ajansı, Türk yetkililerle yakın temas halinde olduklarını doğruladı. Bölgedeki ilk müdahale ekipleri, enkazın tespit edildiği alanda çalışmalarını sürdürüyor. Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı kurtarma timlerinin de bölgeye sevk edildiği belirtiliyor.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından konuya ilişkin ilk açıklamayı yaptı: “Gürcistan’da meydana gelen elim kazada, TSK personelimizin durumu hakkında bilgi bekliyoruz. Dualarımız onlarla. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz.” Yerlikaya, ailelere ve kamuoyuna sükûnet çağrısında bulundu.

Olay, Türkiye-Gürcistan ilişkilerinde hassas bir dönemde yaşanıyor. İki ülke, Karadeniz ve Kafkasya’daki güvenlik işbirliği kapsamında sıkı bağlara sahip. Kazanın soruşturması, uluslararası havacılık otoriteleri tarafından da takip edilecek.MSB, gelişmeler hakkında saatler içinde yeni bir açıklama yapacağını duyurdu. Güncellemeler için resmi kaynakları takip edin. (Gelişmelerle güncellenecek…)

• Kocaeli’nde Kozmetik Tesisinde Yangın: 6 Ölü

Kocaeli Dilovası’nda Kozmetik Tesisinde Yangın: 6 Ölü, 7 YaralıKocaeli’nin Dilovası ilçesinde bulunan bir parfüm dolum tesisinde meydana gelen patlama ve ardından çıkan yangında 6 kişi hayatını kaybetti, biri ağır olmak üzere 7 kişi yaralandı.

Olay, ilçenin Mimar Sinan Mahallesi’nde gerçekleşti ve kısa sürede büyüyen alevler tesisi sardı.

Yangın, henüz belirlenemeyen bir nedenle patlamayla başladı. İtfaiye ekipleri olay yerine hızla müdahale etse de, bina içindeki yoğun duman ve alevler nedeniyle kurtarma çalışmaları zorlaştı. Hayatını kaybeden 6 kişinin işçiler olduğu belirtilirken, yaralılar çevre hastanelere sevk edildi.

Yaralılardan birinin durumunun ağır olduğu ve yoğun bakımda tedavi altında tutulduğu öğrenildi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Işıkhan, olay yerinde incelemelerde bulundu ve yaptığı açıklamada, “Patlamada 6 emekçi kardeşimiz hayatını kaybetmiş, 7 kardeşimiz de yaralanmıştır” dedi.

Bakan, yangının nedenine ilişkin soruşturmanın başlatıldığını ve gerekli önlemlerin alınacağını vurguladı.Yangının ardından tesisin içi görüntülendi; bina büyük hasar gördü ve enkaz altında kalan eşyalar dikkat çekti.

Mahalle sakinlerinden Mehmet Düzgüner, olayı şöyle anlattı: “Saat 10.30 sıralarında patlama sesi duyduk. İçerde çocuklar ve kadınlar bağırıyordu. İnsanların can havliyle dışarı çıktığını gördük.”

Yetkililer, olayla ilgili olarak iş yeri sahibi dahil 3 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Soruşturma kapsamında, tesisin güvenlik önlemleri ve çalışma koşulları mercek altına alındı. Yangının kesin nedeni, incelemelerin tamamlanmasının ardından açıklanacak.Bu trajik olay, endüstriyel tesislerdeki iş güvenliği tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Kocaeli Valiliği, benzer olayların önlenmesi için denetimlerin artırılacağını belirtti.

Estimated reading time: 2 dakika

İstanbul, 1 Kasım 2025 Eyüpsultan ilçesinde yaşanan korkunç aile içi katliamda, 42 yaşındaki H.K., 9 yaşındaki oğlu E.K.’yı ve 38 yaşındaki kardeşi M.K.’yi bıçakla katletti. Zanlının polise verdiği ifade, olayın perde arkasını aydınlattı ancak detaylar kamuoyunu derin bir şok ve üzüntüye boğdu. Olay, “Aile dramı nasıl bu hale geldi?” sorusunu sordururken, uzmanlar sosyal ve ekonomik baskıların rolünü vurguluyor.

Olay, dün gece saat 23.00 sularında Eyüpsultan’da bir apartman dairesinde meydana geldi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, kanlar içinde yatan üç kişinin cansız bedenleriyle karşılaştı. Zanlı H.K., aynı dairede yakalandı ve elindeki bıçakla direnmeye çalıştı. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, küçük E.K.’nın boynuna ve göğsüne aldığı çok sayıda bıçak darbesiyle hayatını kaybettiği belirlendi. Kardeşi M.K. ise karın ve sırt bölgesinden yaralanmıştı. Olay yerine intihar girişiminde bulunan zanlının eşi A.K. ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı; durumu kritik.

Zanlının Yürek Sızlatan İfadesi: “Çocuklarım Hakkında Kâbus Görüyorum”Emniyetteki ilk sorgusunda H.K., olayın ani bir öfke patlamasıyla gerçekleştiğini iddia etti. İfadesinde, “Yıllardır işsizim, borç batağındayım. Kardeşim bana para vermeyi reddedince tartıştık. Oğlum araya girince… Kontrolümü kaybettim. Gece kâbuslar görüyorum, çocuklarımın geleceği hakkında. Bu ev bir cehenneme döndü” dedi. Zanlı, kardeşinin “Aileyi terk et, yük oluyorsun” sözlerinin tetikleyici olduğunu belirterek gözyaşlarına boğuldu. Polis kaynakları, H.K.’nın son aylarda antidepresan kullandığı ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle psikolojik destek almadığını ortaya çıkardı.Olayın tanıkları, apartman sakinlerinden biri olan komşu F.Ş., “Bağırışları duyduk ama kapıyı açmadık. Sabah kapıda kan izleri görünce dehşete düştük. O çocuk masumdu, ne suçu vardı?” diye konuştu. Zanlının eşi A.K.’nın hastane yatağından verdiği kısmi ifadede, “Kocam değişmişti, sürekli tartışıyorduk. Kardeşi de sık sık gelip para istiyordu. Dün gece her şey patladı” dediği öğrenildi.

Soruşturma ve Aile Profiliİstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “Kasten adam öldürme” suçundan H.K. hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle iddianame hazırladı. Olay yeri incelemesinde, dairede bulunan mektupta zanlının “Affedin beni, dayanamadım” yazdığı tespit edildi. Sosyal Hizmetler Dairesi, ailenin diğer çocuklarının (7 yaşındaki kız kardeşi) koruyucu aileye yerleştirildiğini duyurdu.Ailenin profili, trajediyi daha da içler acısı kılıyor. H.K., bir fabrikada çalışırken 2023’teki ekonomik krizle işini kaybetmiş, borçları birikmişti. Kardeşi M.K. ise inşaat sektöründe fason işler yaparak geçiniyordu. Küçük E.K., yakındaki bir ilkokulda öğrenciydi ve öğretmenleri tarafından “sessiz ve başarılı” olarak tanımlanıyordu. Uzmanlar, olayın “gizli aile şiddeti”nin bir örneği olduğunu belirterek, “Ekonomik baskı, işsizlik ve destek eksikliği bu tür facialara yol açıyor. Erken müdahale şart” yorumunu yaptı.Kamuoyunda Tepkiler: “Çocuk Cinayetlerine Son Vermeliyiz”Olay, sosyal medyada #AileİçiKatliam etiketiyle büyük yankı buldu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı D.A., Twitter’dan “Bu vahşet hepimizi yaraladı. Mağdur çocuklar için her türlü desteği vereceğiz. Şiddete sıfır tolerans” paylaşımı yaptı. Çocuk hakları dernekleri, acil yasal düzenlemeler çağrısında bulundu. Psikologlar, “Böyle olaylar, toplumun yarası. Aile danışmanlığı zorunlu hale getirilmeli” dedi.

Bu katliam, son aylarda artan aile içi şiddet vakalarının en korkuncusu olarak kayıtlara geçti. İstatistiklere göre, 2025’in ilk 10 ayında Türkiye’de 150’den fazla kadın ve çocuk cinayeti işlendi. Yetkililer, 183 Aile İçi Şiddet Hattı’nın kullanımını teşvik ediyor.Gelişmeler takip ediliyor. A.K.’nın durumu hakkında yeni bilgiler bekleniyor. Toplum olarak, bu acılardan ders çıkarmalıyız.